March of the Living

    0
    12

    Bu oyun hakkında söylenmesi gereken inanılmaz klişe bir laf var ve bunu söylemezsem eminim bütün yayın organlarına ihanet etmiş olacağım. Ve ben asla onlara bunu yapamam, o yüzden söylüyorum. Bu oyun FTL ve The Walking Dead karışımı. Evet, söyledim ve biraz olsun pişmanlık duymuyorum. Çünkü oynayan herkesin varabileceği bu kanı, bir kalıp halinde her yazıda kendisine yer buluyor. Kendisini tebrik ediyor ve başarılarının devamını.. Neyse yazıya dönelim.

    Oyunda açabileceğimiz üç, toplamda dört tane karakter bulunuyor. Başlangıç olarak Gregg isimli, çoluk çocuğa karışmış bir aile babasını oynuyoruz. Ve tıpkı şu anda tahmin edeceğiniz üzere, eski karımızı ve onunla birlikte yaşayan çocuğumuzu bulmak üzere yola koyuluyoruz.

    Desktop 12-8-2016 00-51-35-958

    Burada benim çok hoşuma giden bir şeyi söylemek istiyorum. Normalde oyunlarda başka bir karakter açmamız gerekiyorsa mutlaka çok alakasız oyun içi başarımlar gerçekleştirmemiz gerekir. Misal 20 seviye ol veya 60 tane iskelet topla gibi. Ancak MOTL’de bu durum çok farklı. Örneğin ikinci açılabilir karakter eski eşimiz ve onu açmak için öncelikle Greg ile oğlumuzu alıp rıhtıma götürmemiz gerekiyor. Öteki karakterler de buna benzer bir sistem ile açılabiliyorlar.

    Daha ilk paragrafta dalga geçtik falan ama oyun gerçekten de The Walking Dead’in oyunu olmak için her şeye sahip. Yani adını değiştirip The Walking Dead yapsalar kimsenin yadırgayacağını sanmıyorum. Oyun boyunca öyle kararlar vermek zorunda kalıyorsunuz ki çoğu yerde “Telltale de neymiş!” derken bulacaksınız kendinizi. Her bir seçimin sonucunu iliklerinize kadar hissedeceksiniz.

    06

    Oyun boyunca sizleri yapacağınız seçimlerin yanısıra bir zorluk daha bekliyor. O da elbette karakterimizi hayatta tutmaya çalışmak.

    Gregg’i bol bol besleyip uyutmanız gerekecek ve eğer bunlardan birisini bile uzun süre yapmayacak olursanız, karakter eksi istatistikler almaya başlıyor. Eh, bu da sizi girişeceğiniz savaşlarda bir adım geriye atıyor ve sonunda bir yerde ölüyorsunuz.

    Bütün bu hayatta kalma mekaniklerini elbette tek başınıza yaşamayacaksınız. Oyuna yalnız başlıyor olsak da, oyunda ilerledikçe ekibimize katılacak insanlar birer ikişer karşımıza çıkıyor. Onlarla karşılaştığınızda, konuşma sırasında vereceğiniz doğru cevaplar da ekibe katılmalarını sağlıyor. Burada unutmamanız gereken şey, grup bile olsanız ana karakter ölürse, ölürsünüz.

    07

    Savaş sırasında bilmeniz gereken tek bir şey var. Düşmandan ne kadar uzaksanız, onu ıskalama ihtimaliniz o kadar yükseliyor. Karakterleriniz hareket ederken mermi doldurabildiği için, sürekli yaklaşıp saldırıp uzaklaşmak iyi bir taktik olabilir. Aksi taktirde fazla ıskalarsınız, mermiler boşalır ve eşya aramak için şehirlere girdiğinizde başınız daha çok riske girer.

    Şehirlerde yağmalayabileceğiniz beş adet yer var ve bu yerleri yağmalarken ne kadar süre arayacağınıza bağlı olarak zombiler tarafından bulunma riskiniz artıyor. Bulunma riski demişken, ekranın hemen üstünde bulunan ses algılayıcısına dikket edin yoksa yatağınızda mışıl mışıl uyurken zombilerin saldırısına uğrayarak uyanabilirsiniz.

    03

    Toparlamak gerekirse karşınızda çok ağır seçimler yapacağınız, eğlenceli bir hayatta kalma oyunu var. Eğer The Walking Dead’in yeni sezonu çıkana kadar birşeyler arıyorsanız bulduğunuzu söyleyebilirim.

    Cantuğ Şahiner