‘n Verlore Verstand

    0
    9

    Macera türündeki ‘n Verlore Verstand’ta birbirinden değişik gerçeklik dışı mekanlara tanık oluyor ve bilinmeyenin peşine düşüyoruz.

    Oyuna yıkık dökük, karanlık bir evde başlıyoruz ve labirent mantığı ile korku klişeleri de daha çayımız bitmeden karşımıza çıkıyor. 90’ların sonunda karşımıza çıkan oyun modeli kendisini hemen belli ediyor, hani siz gittikçe yol biter de arkanızı döndüğünüzde yeni bir yer açılır ya, işte öyle. Oyunda hiçbir eşya ile etkileşimde bulunmuyoruz ve bunun için bir tuş da mevcut değil. Sadece yön, zıplama ve eğilme tuşları var. Oyunu kaydetme gibi bir seçenek de yok, öldüğümüzde kendisi otomatik olarak bir yerden başlatıyor işte.

    Keşfetme ve bulmaca çözme üzerine kurulu oyunumuzda aslında amacımız da pek belli değil. Oyun farklı birkaç bölümden oluşuyor ve ilerledikçe bölümler biraz daha zorlaşıyor. Her bölümde mekan da değişiyor. ‘n Verlore Verstand’ta hikayenin yerinde de yeller esmekte. Amaçsızca bir yerlerden atlayıp, etrafta gördüğümüz mavi çiçekleri topluyoruz.

    05

    Peki ‘n Verlore Verstand’ın bir artısı var mı?
    Sanırım oyunun tek artısı VR (Sanal Gerçeklik gözlüğü) desteğinin olması. Aslında bunun için yapılmış gibi sanki, deneyim ettiğim şeye pek de oyun diyesim gelmiyor açıkçası. Bunun dışında iyi sayılabilecek tek yönü de müzikleri.

    Grafikler desen kötü. Oyunda Türkçe desteği gözüküyor yalnız çeviriyi görünce bilgisayarın başından kalkıp uzaklara doğru koşmak isteyeceksiniz. Ayroca oyunda bir sürü bug mevcut. Bunlardan bir tanesi de ayarlar menüsüne girince bir daha çıkamamak veya daha kötüsü de oyunun kafasına göre açılmamaya karar verebiliyor olması.

    15151108_10154744142893624_1950147509_n

    ‘n Verlore Verstand’ın bulmaca ağırlıklı olduğunu söylemiştim, oyunda birbirinden farklı mekaniklere sahip çok sayıda bulmaca mevcut fakat bunlar o kadar kolay ki insan gerçekten şaşırıyor. Ortada zorlayıcı bir bulmaca olmayınca da oyunun tüm büyüsü kaçıyor zaten. İlk bir saat belki sizi oynatır çünkü belki neler olup bittiğini anlamaya çalışırsınız fakat bu noktanın ardından oyun size devam etmeniz için hiçbir mantıklı sebep sunamıyor.

    En kötü özelliğine gelirsek, oyun fena halde (Motion Sickness) denilen rahatsızlığa yol açıyor. The Witness’ın yanlış ayarlanan FOV açısı sebebiyle hayli popüler olan bu duruma, genellikle birinci şahıs bakış açısındaki yürüme simülatörü oyunlarında rastlanıyor. Şöyle ki, saçma sapan ekran ve karakter animasyonları tıpkı zehirlenmişsiniz gibi etki yapıyor ve bunun sonucu şiddetli baş ağrısı, terleme ve mide bulantısı.

    04

    Bu yüzden de oyunu pek rahat oynayabildiğim söylenemez (Eyvahlar olsun :/ – Kürşat). Aklınızda olsun, bu tür sorunlar yaşadığınızda ışığı kapatarak oynamak en iyisi. Evet bu kadar kötü yönlerini saydıktan sonra ‘n Verlore Verstand’ı kesinlikle önermiyorum. Ama eğer ben VR ile oynayacağım diyorsanız sizin bileceğiniz iş tabii.

    Simay Ersözlü