DuckTales Remastered

    0
    6

    Game Boy zamanlarında var mıydınız ortalıkta? İlk Game Boy’dan bahsediyorum. Açık gri renkli, bordo A ve B tuşlara sahip olan o fantastik alet. Zamanında kendimi yerlere atmama neden olmuştu ve sahip olduktan sonra da bu durum ortadan kaybolmadı. Bence o vakitten belliymiş benim ne olacağım ama ailem herhalde hep geçici bir heves olarak gördü. Konu buraya gelmemeliydi; o yüzden DuckTales’i ilk defa Game Boy’da oynadığımı söyleyerek konuya dönüş yapayım ve ekleyeyim: O zamanlar çok eğlenmiştim ama şimdi maalesef aradığımı bulamadım…

    04Daha renkli, daha sönük
    Yapımcılar DuckTales’i almışlar, süslemiş ve yepyeni bir oyun haline getirmişler. Bunu görünüşte yapmış, oynanışı eskiye sadık bırakmış firma. İyi etmiş diyebiliriz ama bir şeylerde terslik olmuş sanki…

    Öncelikle konu nedir, ona bir bakalım. Varyemez Amca adıyla bildiğimiz milyarder, soyuluyor ve bunun ardında kim var derken, büyük bir maceraya atılıyor. Macerası onu Amazon’lardan, Transylvania’ya, oradan da Ay’a kadar götürüyor.

    Oyuna dilediğiniz bölümden başlayabilmeniz güzel ve bölümlerin zor olması da hoş. Üç tane sağlık puanınız var ve bunlar bitince bir canınız eksiliyor. Toplamda da iki canınız olduğunu düşünürseniz, işinizin ne kadar zor olduğunu da anlamış olursunuz bence. (Canlarınız bittiği an bölüm seçme yerine postalanıyorsunuz, her şey de yeniden başlıyor.)

    Varyemez Amca’nın direkt olarak tek saldırısı, sahip olduğu bastonu bir pogo çubuğu olarak kullanarak bunun üzerinde zıplamak. Bu şekilde istediğiniz kadar zıplayabiliyor ve Mario misali, üstüne geldiğiniz düşmanı öldürebiliyorsunuz. Direkt olmayan bir şekilde düşman öldürmek için de birtakım nesnelere yine bastonunuzla vurabiliyorsunuz. Eğer nesne düşmanınıza denk gelirse düşmanınız ölüyor.

    08Her bölüm farklı bir temada, her bölümde farklı tipte düşmanlar var. Ne var ki bölümler biraz sıkıcı. Oyun hem zor, hem de biraz fazla eskiyi göz önünde bulundurarak hazırlanmış ve bu da daha dinamik iki boyutlu oyunların yanında DuckTales’in yavaş kalmasına neden olmuş. Bir bölümde ileri, geri sürekli bir araştırma yapma halinde olduğunuz ve hep aynı düşmanlarla, aynı şekilde karşılaştığınız için bir süre sonra, hele ki aynı bölümü öldüğünüz için bir kez daha oynuyorsanız canınız sıkılabiliyor.

    Bir de puan kazanma mevzusu var oyunda. Ortalıkta bastonunuzla zıplarken olsun, çeşitli sandıkları kırdığınız için olsun, sürekli bir değerli taş bulma halindesiniz ve bunlar da para hanenize yazılıyor. O paralar ki skorunuzu belirleyen…
    Grafiksel anlamda özellikle karakterlerin el çizimleri gerçekten harika; Shank ve Mark of the Ninja ile rahat yarışır. Buna mukabil, bölümlerin bilgisayarda tasarlanıp kaplamalarla bezenmesi, biraz garip durmuş. Yani iki farklı dil oluşmuş ve bu diller o kadar birbirinden farklı ki oyundaki karakterler bir anda çok ön planda kalıyor. Bu durum tüm bölümlerde rahatlıkla hissedilebildiği için de bir süre sonra iyiden iyiye gözünüze batmaya başlıyor.

    Platform oyunu dediğiniz şey ya Rayman Legends gibi hızlı ve eğlenceli olacak ya da Metal Slug veya türevleri gibi aksiyon kısmı ağır basacak ki sıkıcı olmayacak. DuckTales eskiden kuşkusuz ki çok zevkliydi, çok eğlenceli bir platform oyunuydu ama madem yeniliyorsun oyunu, biraz daha günümüze uyarla ki zevk alalım… Bence para vermeye değmez ama platform oyunlarından çok hoşlanıyorsanız, denemekte sakınca yok.