Japonya’ya gittiğimde sanıyordum ki her tarafta Naruto’lar, Bleach’ler veya o dönem hangi anime varsa vizyonda, onlarla ilgili bir şeyler göreceğim. Fakat bir baktım, her yerde tek bir anime lider: One Piece! Ben de One Piece’i hiç bilmiyor muyum? Bilmiyorum. Kalakalmıştım öyle… Sonradan azmettim, neymiş bu One Piece diye okudum, araştırdım ve anladım ki her şey için çok geç kalmışım. Bin tane anime bölümü izlemeye vaktim olmadığı için One Piece benim için ulaşılamayacak bir kavrama dönüştü lakin Namco Bandai sağ olsun, kendisini oyunlardan takip etmek mümkün olabiliyor.
Geçen yıl Tecmo Koei’nin hazırladığı ilk Pirate Warriors’ın izinden ilerliyor oyun ama rahatlıkla söyleyebilirim ki bir önceki yapımdan çok daha iyi bir noktada yeni oyun. Dynasty Warriors formülünü tekrar uyguluyor oyun ve amaçsızca yüzlerce düşmanı pataklamayı seven benim gibi bünyeleri mutlu ediyor; hele ki bir de One Piece fanatiğiyseniz, tanıdık yüzleri görmek ve onları kontrol etmek çok büyük bir keyif verecektir.
Oyunda elbette ki bir senaryo var ama bu senaryoyu ne kadar dikkate alırsınız, emin değilim. Grup grup korsanlar birbirleriyle sürekli bir mücadele içerisindeler, senaryo bu. Sürekli birilerinin etrafı sarılıyor, sürekli bir yerler kuşatılıyor, sürekli savaş, sürekli mücadele… Zaten olay da senaryoda değil, her bölümde binlerce düşmanı yok etmekte.
Luffy ile başladığımız oyun direkt olarak Dynasty Warriors’a One Piece kıyafeti giydirilmesiyle ortaya çıkmış. Bu da şu demek: Her bölümde kısıtlı bir alandayız (Ama içerisinde -nispeten- özgürce dolaşabiliyoruz.), ele geçirilebilecek noktalar var, dostlarımız yanımızda, düşmanlarımız karşımızda. Her bölümde artarda birkaç görev veriliyor bize ve bölümün ortasında görevin değişmesi de muhtemel. Oyun sadece Japonca seslendirmeye sahip olduğu için altyazıları takip etmek zor olabiliyor (Ben ne hikmetse anladım söylenenleri. Japoncam gelişmiş!) ve bu yüzden de birileri konuştuğunda savaşı bırakıp altyazıları okumaya dalmanız gerekebiliyor. Yüzlerce düşmana karşı olan savaşımızda, çeşitli Base Commander’ları ve Leader’ları yok ederek, o bölümdeki bazı bölgeleri kendimize geçirebiliyoruz. Bu da her bölümde yer alan boss savaşlarında işlerin kolaylaşmasını sağlıyor.
Kare ve Üçgen tuşlarının kombinasyonuyla gerçekleştirdiğimiz saldırılar her karakterde farklı bir kombonun ekrana gelmesini sağlıyor. Karakter çeşitliliği de zaten maşallah; kimi ararsanız burada. Luffy’yi elbette ki çok seveceksiniz ama oyunu Franky, Nami, Smoker, Hancock gibi karakterlerle oynamak da başka bir tecrübe sunuyor. Zaten bir karakterle fazla oynadıktan sonra hareketlerinden yavaştan sıkılmaya başlıyorsunuz.
Önceki oyundan farklı olarak, bu defa R1 tuşuyla çalıştırdığımız süper güç modunda seçtiğimiz yan karakterle bir süreliğine savaşma imkânına kavuşuyoruz. Karakterlerimizin sıradan saldırılarının yanında bu süper güç modu ve Daire tuşuyla gerçekleştirilen Style Change hareketi bulunuyor. Düşmanlarınızı Style hareketleriyle yenerseniz de ünlemler düşürüyorlar ve bunlar da bölüm sonunda seviye atlamamızda faydalı oluyor.
Bölümlerde düşmanların peşinden koşmanın ötesinde, hazine sandıklarını da araştırmanız gerekiyor zira bunlar değerli Coin’ler içerebiliyor. Coin’ler de karakterlerinizin Sağlık, Saldırı ve Defans alanlarında daha güçlü bir hale gelmelerini sağlıyor. Doğru Coin kombinasyonlarıyla farklı özellikler de kazanabiliyorsunuz hatta.
One Piece’le alakası olmayanlara çok çekici geleceğini düşünmüyorum ama One Piece’çiler kesinlikle almalı.