Codemasters’ın son dönemde birbirine benzeşmeye başlayan ralli temalı oyunlarının yarattığı darboğazdan kurtulmak için yaptığı çok doğru bir hamle Dirt Rally.
Öyle veya böyle, Colin McRae Rally’nin ilk iki oyunu ile oynanabilirlik, grafik ve fizik açısından ralli oyunlarına sınıf atlatan Codemasters, serinin sonraki oyunlarında sadece fizik açısından değil, direkt olarak formatı oluşturan ‘etap’ mantığından da uzaklaşmış, DiRT oyunları ile beraber de ‘off-road da yaparım, WRC de kullanırım, çok şahane pilav da yaparım’ diyen, her parmağında on marifet olan bir ralli pilotuna çevirmişti bizi.
DiRT serisi satış anlamında olmasa da, uyandırdığı ilgi anlamında bir süredir tepetaklak gitmekteydi ve Codemasters bugüne kadar cesaret etmediği bir kulvara daldı: Hardcore bir ralli simülasyonu üretmek.
Bu kulvarın uzun süredir sahibi Warthog’un efsanevi oyunu Richard Burns Rally bilindiği gibi. Özellikle RBR Live’ın gelmesinin ardından bugüne kadar üretilmiş tüm ralli araçlarına kavuşan oyun uzun süredir ralli tutkunlarının gözdesi durumunda. DiRT Rally’den beklentiler bu anlamda büyük, pek çok insan bu projeyi duyduğu anda “yahu Codemasters’ın yaptığı bir oyun en fazla ne kadar gerçekçi olabilir?” sorularını sormaya başlamıştı bile, ancak iyi haber, ilk sonuçlar ve yorumlar çok olumlu. Grid, CMR ve DiRT 1-2-3 ile, hatta F1 serileriyle bile kıyaslanmayacak kadar gerçekçi bir oyun var karşımızda. 1960’larden günümüze kadar onlarca oyun kendisine yer bulmuş durumda, daha şimdiden.
Geçtiğimiz ay içinde erken erişime sunulan ve şu sıralarda 55tl’ye satılan DiRT Rally, ilk iki oyunun ‘etap’ bazlı oynanışını geri getiriyor öncelikle. Yani aynı rallide tek etap yarışıp ödülünüzü sırtınıza vurup uzaklaşmıyorsunuz. Her biri birbirinden zor etapların ardından yaptığınız toplam zaman sizin yarıştaki başarınızı belirliyor.
DiRT Rally’nin en önemli artılarından biri de, oyun sürekli olarak ücretsiz içerikler ile güncellenmekte. Bunların ilki ve en önemlisi olan efsanevi Pikes Peak parkuru ve Peugeot 205 T16, Peugeot 405 T16 ve Audi Sport Quattro S1 gibi araçları deneyim etmemizi sağladı. Ayrıca zayıf olarak nitelendirilebilecek AI driver’lar için de önemli bir güncelleme geldi, şimdi işiniz çok daha zor.
Pikes Peak’in tamamen asfalt halini sevmeyenler için iyi haber, oyunda eski toprak parkura da ulaşabiliyorsunuz bu arada. Oyuna gelen en son güncelleme ile ise bir kısmı arkadan çekişli pek çok canavar oyuna eklenmiş durumda. Bunlar arasında Lancia Rally 037 Evo 2, efsanevi Opel Manta 400, Opel Kadett GT/E 16V, Peugeot 306 Maxi ve Seat Ibiza KitCar da bulunuyor. Oyunda hali hazırda yer alan araçlar ise zaten oldukça çeşitli; Mini Cooper, BMW M3, Subaru Impreza 555, Lancia Delta HF Integrale, Lancia Fulvia gibi canavarlar daha erken erişim aşamasında beğeninize sunulmuş durumda.
Oyunun çıkış tarihi henüz belirsiz, lakin devamlı güncellemeler sayesinde oyunu oynayanlar olarak o günü iple çekmeyi gerektirecek bir durum da yok. Oyun daha şimdiden fizik ve derinlik açısından ne CMR, ne GRID ne de DIRT serisinin asla ulaşamadığı kadar üst bir noktada duruyor. Net konuşmak gerekirse, elbette bu modlanabilirlik desteğine de bağlı olacak ama senelerce oynanmayı hak eden bir klasik ile karşı karşıyayız.
Kürşat Zaman