Yerli ve milli oyunlarımızın gün geçtikçe arttığını görmek gerçekten harika bir durum. Kabus 22, Dedektif Fırtına, Mount And Blade gibi oyunların yanına güç geçtikçe türk oyunu eklenmeye devam ediyor. Bu da oldukça gurur verici, şahsen Dedektif Fırtına’da en sevdiğim oyunlardan birisidir ve nostaljik olarak bende bir yeri vardır. Bu yazımızda da sizlere yerli ve milli oyunlarımıza katılan tek bir kişinin yaptığı Once Alive’dan bahsedeceğiz. Yürüme Simulasyonu kategorisinde olan Once Alive, oyuncuyu ne gibi beklentilerle karşılıyor? Gelin bakalım:
Hep bu kardeşler bela çıkarır zaten
Once Alive’in hikayesi Jim ve Daniel’ın hikayesine odaklanıyor. Etrafı ölümcül bir virüs sarmış, vahşi hayvanlar daha tehlikeli bir hale gelmiş. Bu iki kardeş bir şekilde yaşamaya devam etse de Daniel öylece durmayıp etrafı keşfetmek istiyor ve bir gün abisiyle tartıştıktan sonra bir gece vakti araştırma yapmak için ayrılıyor ve ana karakterimiz Jim’de onu bulma umuduyla Houseville kasabasına gidiyor. Bu kasaba da bir nevi kafayı yemiş. Ayinler mi dersin? İnsanlara tapmak mı dersin? Hepsi var bu kasabada!
57 rakamının uğursuzluğu
Houseville kasabasında yaşamanın birkaç kuralı var. Baştakileri sorgulamayacaksın, 57 yaşına geldiğinde öleceksin, tekrardan sorgulamayacaksın, bu kadar! Bunun karşılığında da diğer yerlere göre daha lüks bir hayat yaşıyorlar. Virüslü olmasına rağmen bunca zamandır et yiyebilmişler ve herhangi bir şekilde sorun çıkmamış. Elektrikleri var, su ihtiyaçlarını karşılayabiliyorlar. Bu nasıl oluyor? Virüsü kontrol mu ediyorlar? Burayı oyuncuya bırakıyoruz spoiler vermemiş olalım. Ama ilgi çekici bir hikayesi olduğunu söyleyebilirim. İnsan merak ediyor…
Uzun ince bir yoldayım
Once Alive, yazının başında belirttiğim gibi bir yürüme simülasyonu. Genellikle keşif ve bulmaca odaklı. Herhangi bir haritanız veya pusulanız yok, temiz bir ekranla oynuyorsunuz Once Alive’ı. Etrafı keşfediyor, evleri tek tek inceliyor, yeterli eşya toplayıp kapıları açıp oyuna devam ediyorsunuz. Bu tarz açıkçası benim biraz şikayet ettiğim bir konu oldu. Fazla durgun hissettiriyor, yapacak pek bir şey yok. Ben “sıkıcı olduğu söylenen” Death Stranding’i bile mutlulukla oynayıp bitirmiş birisiyimdir çünkü oyunda yapacak bir şey vardı. Bir dağı nasıl geçeceğim yaratıcılığıma bırakılmıştı.
Kafam karışmış hissediyorum
Once Alive, hikayesiyle ilgi çekici bir oyun, bundan sizlere yazının başında bahsetmiştim. Ama şahsen kaç kere denesem de açıkçası kendimi oyunun içinde gibi hissedemedim. Bunun en büyük nedeni oyunun araştırma duygunuzu tam olarak tetikleyememesi. Her bir eve teker teker girmek o evdeki şeyleri toplamak açıkçası beni bunalttı. Etrafta biraz dolaştınız ve bir yerin anahtara ihtiyacı olduğunu gördünüz. Hay Allah! Acaba hangi eve bakmadık? Planlı bir şekilde gidemiyorsunuz oyunda. Resident Evil veya Silent Hill’ı düşünün, haritaya bakıp ilerlersiniz ve oyunda aksiyon da vardır. “Yahu Kuş bakışı, bu oyunlar bilmem kaç milyon bütçeyle yapıldı, adil mi şimdi karşılaştırmak?” Diyebilirsiniz ancak benim istediğim bir başyapıt veya AAA kalitesi değil. Oyunda mesela harita olabilirdi hangi eve girip girmediğimize bakmak için. Biraz aksiyon eklenebilirdi. Once Alive bu haliyle çok sade kalan bir yapım.
Ben buradan gitmek istiyorum!
Once Alive, genel olarak belirli bölgelerde çoğunlukla dağlık alanlarda yürüdüğümüz, etrafı keşfettiğimiz ve kilitli kapıları açtığımız bir oyun, bunu herkes zaten anlamıştır. Etrafı keşfetmekse oyunda limitlenmiş çünkü her yerde görünmez duvarlar var! Diyelim bir çitin oradan gitmeniz gerekiyor hemen yanından geçebilirsiniz zaten normalde, ama oyun görünmez duvarlardan dolayı geçmenize izin vermiyor. Bu durum komik duruyor tabii. Yüksek değil bir şey değil atla gitsin! Maalesef ki oyunun istediği şekilde oynamanız gerekiyor ve bu durum açıkçası pek hoş değil. Halihazırda dağlık alanlarda yapılmış olması ve her yerin birbirine benzemesi bir yana, oyununda sizi limitlesi biraz oyuncuyu boğuyor.
Bir optimizasyon macerası
Oyunun ilk çıktığı vakit optimizasyon sorunlarıyla karşılaşmıştım ancak geçtiğimiz günlerde Once Alive’ı bir daha indireyim dedim ve mutlulukla söyleyebilirim ki oyundaki optimizasyon daha iyi hale getirilmiş. Geliştiricinin oyunu çıktığı gibi bırakıp güncellemeler ile optimizasyonu düzeltmeye çalışması sevindirici bir haber. Tek yaşadığım sorun ara sıra olan stutter sorunuydu. Onun da ileride düzeltileceğine şahsen inanıyorum. Bakarsınız gelecekte tam 60FPS çalışır oyun.
Oyun ne kadar geliştirilebilir?
Once Alive, işin sonunda benim için tam olarak bitmemiş bir oyun hissiyatı veriyor çünkü 2-3 saatlik bir deneyim sunuyor. Bunlar da genellikle etrafı keşfedip not bulmak ve bulmacaları çözmek üzerine. En azından 5-6 saate uzatılabilirmiş gibime geliyor. Belki birazcık aksiyon, biraz daha hareket iyi olurdu. Bakarsınız bir gün Once Alive devam oyunu Once Upon Alive adında bir oyun çıkar ve tüm eksikliklerin giderildiği oyun olur, kim bilir?
- Başarılı grafikler
- Müzikler son derece güzel
- Oyunun atmosferi beklentilerin üzerinde
- Oyunda çizgiselliğin limitleri zorlanmış
- Bazı grafik hataları var
- Bulmacalar türün sevenleri için basit kalabilir
Keyifli, iyi vakit geçirebileceğiniz bir macera olmuş. Türün tutkunları denemeden geçmemeli.