Bitmeyen seriler ve isimler sıralamasında üst sıralarda yer alan bir isim Final Fantasy ise, bir diğeri de Resident Evil’dır bana sorarsanız.
Yıllar yıllar önce sessiz sedasız piyasaya çıkan Resident Evil, takipçisi Resident Evil 2 ile birlikte herkesin bildiği bir seri haline gelmiş, bu durum Resident Evil 5’e kadar sürmüştür. 1, 2, 3… diye ilerleyen seri, bir noktada yan dallara bölünmüş ve yan hikayelere de yer vermeye başlamıştır. İşte burada Revelations devreye girmekte ve bizi yepyeni bir yan hikaye bütünüyle buluşturmakta. Aslında yepyeni demek çok da doğru değil zira Revelations 2’yi konsollarda çoktan gördük ama PsVita’ya henüz çıktı ve burada da incelemeye muvaffak olduk.
Resident Evil 5 ve 6 arasındaki bir zaman dilimini konu eden Revelations 2, bizi Claire Redfield ve Barry Burton’ın kızı Moira Burton’ın rollerine oturtuyor. Bir davete katılan ikili, bir saldırının kurbanı oluyor ve kaçırılıyor. Neler olduğunu anlamadan kendilerini pis bir hapishanede bulan iki kızcağız, Claire’in hücre kapısının mistik bir şekilde açılmasıyla birlikte özgürlüklerine kavuşuyor. Özgürlük dediysek de hücreden çıkmayı başarıyorlar ama bulundukları bölge hiç de tekin değil; hatta eli silahlı askerler görmek için dua ediyorsunuz. Onun yerine de birbirinden çirkin zombiler sizi karşılıyor, olaylar pis bir hal alıyor.
Claire ve Moira kontrolümüzde, karşımızda da amansız zombiler… Her RE oyununda olduğu gibi burada da cephane konusunda sıkıntımız var. Öyle ki kafadan vuruş yapmayı hızla öğrenmeniz gerekiyor. Karakterlerimiz arasında geçiş yapmak bir Üçgen tuşu uzaklığımızda. Peki bunu neden yapmak istiyoruz? Bazen Claire Moira’yı yüksek bir yere kaldırıyor, bazen Moira elindeki levyeyi zombinin kafasına gömmek istiyor, bazen el feneriyle bir şeyler bulmanız gerekiyor… Bir bakmışsınız ikili kombo bile yapıyor! (Dövüş oyunu gibi düşünmeyin tabii.)
Oynanışta yine yavaş hareket edip her tarafı incelemek esas. Burada ilginç bir mekanik var ve o da el feneriyle bağlantılı. El fenerini yönelttiğimiz yerlerde zaman zaman parlamalar görebiliyoruz ve bunlar da toplanabilir eşyaları işaret ediyor. Dolayısıyla bir mekana girdiğinizde mutlaka etrafı kolaçan etmelisiniz ki o değerli pompalı tüfek cephanesini kaçırmayın.
Bir takım anahtarları bulup kapı açmalı oynanış bizi aksiyonla da buluşturuyor, yeşil herb’leri toplamaya da itiyor, bulmaca çözmeye de zorluyor. Yani alıştığınız RE oynanışından çok da farklı bir durum yok ortada.
Farklı olan şu ki oyun PS Vita’da biraz tökezlemiş. Grafiksel kalite bence yeterli değil ve oyunu açtığınızda mutlaka ama mutlaka “Brightness” değerini düşürün yoksa oyundan anında tiksinebilirsiniz. Grafiksel kalitenin düşük olmasının yanında maalesef oyunun FPS değerinde şiddetli bir düşüş de olabiliyor. Öyle bir-iki FPS değil, 20 FPS birden inebiliyor ve oyun oynanamaz hale geliyor. Sırf bu yüzden düştüğüm çöp öğütme bölgesinden çıkamadım!
Bu detaylar dışında oyunu tercih edip etmemeniz konusu direkt olarak RE oyunlarını ne kadar sevdiğinizle doğru orantıda. Ben bir noktada seriye ilgimi kaybettim, Revelations 2 de beni seriye geri döndüremedi maalesef. Yani oyundan yüksek bir kalite beklemeniz doğru değil. PS Vita’ya çok az oyun çıkmasından dolayı oyunu tercih edebilirsiniz lakin bu oyun için PS Vita almaya değmez, onu da belirteyim…
Tuna Şentuna