Feist

    0
    13

    Limbo’nun indie oyun piyasasında önemli bir yeri vardır. O zamana kadar AAA oyunların altında ezilen indie oyunlar, özellikle Limbo’dan sonra yükselen bir ivme kazanmıştır. Hatta indie piyasası şu anda öyle bir konumda ki AAA oyun piyasasını ezip geçmesine çok az kaldı. Hal böyle olunca, bu piyasada da birbirinden esinlenen oyunlar ortaya çıkmaya başladı yavaş yavaş. Feist de Limbo’dan esinlendiği çok belli olan ama onun biraz daha “dikenli” versiyonu olan bir oyun.

    Oyunun hikayesi hakkında herhangi bir fikrim yok ama muhtemelen kahramanımızın ismi Feist. Kendisi yavru bir kirpi ve o haliyle uzun ve vahşi bir yolculuğa çıkıyor. Karşısına da sürekli dikenlerden ve iğnelerden oluşan engeller çıkıyor, kendi dikenleri kendine yetmezmiş gibi… Tıpkı Limbo gibi, gölge tarzı verilmiş bir görsel durum söz konusu. Ortamın Limbo’dan farkı, fon olarak sarı, mavi ve yeşil ağırlıklı farklı renkler kullanılmış olması. Oyunun fiziksel yapısı ve oynanış tarzı da neredeyse Limbo’yla aynı ama minik dostumuz biraz daha hareketli bir yaratık olduğu için zaman geçtikçe bambaşka bir oyuna dönüşüyor Feist.

    Feist_2_1920

    İlk etapta nasıl bir oyunla karşı karşıya olduğumuza bakıyoruz. Bir 2D platform oyunumuz ve yavru bir kirpimiz var, eyvallah… (Herife de kirpi deyip duruyorum ama bambaşka bir yaratık da olabilir.) Haliyle bir ormandayız ve karşımıza yolumuzu tıkayan engeller ve yine bizim gibi diken fetişi yaratıklar çıkıyor. Bazıları sivri uçlu uzuvlarını altlarından geçerken size saplamaya çalışıyor, bazıları da tırtılvari görüntüleriyle üzerlerine düşmenizi bekliyor. Hele bir de arılar var ki, düşman başına.

    Tüm bunlarla başedebilmek için elimizden gelen herşeyi deniyoruz. Bir yaratık geçişimizi mi engelliyor, bir kozalak buluyoruz ve atıyoruz kafasına. Bir dikenli tırtıl yolumuzu mu kesiyor, atlıyoruz geçiyoruz üzerinden. (Ne büyük marifet…) Ama diyorum ya, şimdiye kadar karşılaştığım en sinir düşmanlar, arılar… Hem çok hareketliler, hem de size sürekli iğne fırlatıyorlar. Bunlarla başedebilmek için yine bir şekilde kafalarına bi’şeyler fırlatmalı veya bir odun parçasıyla yere düşürmelisiniz. Hemen ölmüyorlar tabii… Yere düştükleri zaman tekrar tutup bir oraya, bir buraya, geberene kadar fırlatmalısınız. Bunlardan birkaç tanesi bir arada olunca neler oluyor, artık siz düşünün.

    02

    Limbo’daki tuzaklara benzeyen şeylerle de karşılaştım ara sıra. Bastığınız zaman yine diken fırlatan bu tuzakları lehinize de kullanabiliyorsunuz ama genelde ölmeniz için tasarlanmış şeyler. Bazı nesneler iteklenebiliyor, bazıları fırlatılabiliyor, bazıları direkt silah olarak kullanılabiliyor. Ortamda kullanılacak epey malzeme var yani.

    Bazı bölüm sonlarında karşıma çıkan büyük kirpileri de oyunun Boss’ları olarak etiketledim. Bu heriflerle başetmek o kadar zor ki… Boyutlarına nazaran hem hızlılar, hem de sizi yakaladıkları zaman oraya buraya fırlatıyorlar ve nevrinizi döndürüyorlar. Bunları ya büyük tuzaklara çekmeli ya da kafalarına taş, sopa, kozalak, artık Allah ne verdiyse fırlatmalısınız. Tabii bu arada etrafınızdaki diğer tehditlerle de başedebilmelisiniz.

    Görsel ve fiziksel olarak mükemmel bir iş çıkaran Feist, platform oyunlarının hala oynanabilir olduğunun canlı bir kanıtı olarak boy gösteriyor. Limbo’yu sevdiyseniz, bu oyunu da seveceksiniz. Gerçi Limbo gibi derin anlamlar taşıyan ve geneli platform bulmacalarını çözmek üzerine kurulmuş bir oyun değil ama her halükarda eğlenceli bir platform oyunu. Deneyin, pişman olmazsınız.

    Ertekin Bayındır

    10