Angry Birds 2

    0
    21

    Bundan tam altı yıl önce hayatımıza girmişti Angry Birds. Basit ve eğlenceli yapısının yanında, şirin karakterleri de oyunun gönlümüzde taht kurmasında çok önemli bir yer tutuyordu. Etkisi çok hızlı yayıldı ve Apple için bir silah haline geldi. Çünkü o zamanlar Angry Birds oynamak istiyorsanız İphone sahibi olmak dışında hiçbir şansınız yoktu. Bir süre sonra sinirli kuşlarımızın öfkesi Android’e de sıçramış olsa da, Apple’ın Angry Birds ile güzel prim yaptığı da tartışılmaz bir gerçek. Hatırlarsınız oyun bir ara o kadar popüler olmuştu ki, pelüş Angry Birds oyuncakları bile piyasaya sürülmüştü. Bana sorarsanız onlar bile epey satmıştı. Tabii bu işten asıl kazançlı çıkansa yapımcı firma Rovio olmuştu. Geçen altı senede tam on farklı Angry Birds oyunu piyasaya çıktı. Bu süreçte Rio’ya mı gitmedik, uzaya mı çıkmadık, Star Wars evrenini mi ziyaret etmedik… Gidilecek görülecek yer kalmadı ama kuşlarımızın, domuzcuklarımıza olan siniri bir türlü geçmedi. Rovio da satışlar tam gaz devam edince aynı oyunu temcit pilavı gibi önümüze sundu. Ta ki geçtiğimiz günlere kadar. Ne var ki, Angry Birds 2 bu denli popüler bir serinin yeni üyesi gibi büyük bir yaygaranın ardından piyasaya çıkmadı. Ancak piyasayı tam da olması gerektiği gibi altüst etmeyi başardı.

    image1

    Daha önce hiç Angry Birds oynamamış bir oyuncu olduğunu sanmıyorum açıkçası. Belki aralarda mobil oyunlara karşı bir ön yargısı olup bunu yeni yıkanlar vardır. Bu yüzden, ben yine de nedir bu Angry Birds bir özet geçeyim. Aslına bakarsanız oyun kağıt üstünde inanılmaz basit. Çocukken hepimizin kullandığı sapanlar yardımıyla bu sefer taş değil, kuşları fırlatıyoruz ve karşı tarafta duran domuzları öldürmeye çalışıyoruz. Bunu kimi zaman kuşlarla doğrudan domuzları hedef alarak; kimi zamansa, domuzların üstünde ya da içerisinde bulunduğu yapıları hedef alarak yapmaya çalışıyoruz. Genellikle, birden fazla hedefimiz ve kısıtlı sayıda fırlatılabilecek kuşumuz olduğu için bu işi yapıları hedef alarak yapıyoruz. Ayrıca kuşlarımızın da çeşitli özellikleri oluyor. Mesela kırmızı kuşumuz (Red) uçuş sırasında ekrana dokununca önüne doğru bir dalga gönderiyor ve yapılara zarar veriyor. Mavi üçlümüz (Blue Jay, Blue Jake, Blue Jim) ise sapandan tek bir kuş halinde çıkıyor. Domuzcuklara doğru olan uçuşları sırasında tekrar ekrana dokunduğunuzda üçe ayırılıyor ve buzdan yapılmış olan cisimleri parçalamak konusunda uzmanlar. Angry Birds 2’de daha önceki oyunlardan da tanıdığımız kuşlar eksiksiz şekilde yerini alıyor. Ayrıca bunlara Silver adındaki gri, baykuşa benzeyen yeni bir kuş daha katılıyor. Silver, taştan yapılma cisimleri un ufak etmek konusunda çok başarılı. Ayrıca uçuşu sırasında ekrana dokunulduğunda önce dik şekilde yukarıya hareketleniyor, ardından da zemine doğru dik dalışa geçiyor. Böylelikle yalnızca tepeden ulaşılabilecek noktalara saldırırken Matilda (bomba atan beyaz kuş) ile birlikte en büyük yardımcımız oluyor.

    image1

    Daha önce de belirttiğim gibi, Angry Birds 2 serinin tam olarak “devam oyunu” olarak adlandırılabilecek ilk üyesi. Durum böyle olunca insan bolca yenilik bekliyor. Az önce karakterleri tanıtırken anlattığım yeni kuşumuz Silver’sa tek başına kesinlikle yeterli değil. Ancak şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim: Angry Birds 2, sizi yenilikler konusunda hayal kırıklığına uğratmayacak. Bana sorarsanız bu yeniliklerden en önemlisi grafikler. Grafikler konusunda, Angry Birds 2 önceki oyunlara göre gözle görülür şekilde ilerlemiş durumda. Animasyonlar da grafikleri tamamlar cinsten. Kuşları atmaya hazırlanırken sol üst köşede domuzların ve kuşumuzun yüz ifadelerini yakından görmemizi sağlayan yuvarlak bir ekran açılıyor. Kuşlarımızın genel anlamda yüz ifadeleri birbirine benzese de domuzların yüz ifadeleri görülmeye değer. Ayrıca atışlarımızın ardından da domuzların yüz ifadeleri değişiyor. Oyunu tamamen bir kenara bırakıp, yalnızca domuzların yüz ifadelerini izlemek bile epey eğlenceli. Ayrıca doğrudan domuzlara isabet eden atışların ardından domuzlar ekrana doğru uçuyor ve ekrana yapışıyor. Bu da güzel bir ayrıntı olmuş bana sorarsanız. Bunların yanında oyun yapısı ve modları konusunda da bazı iyileştirmeler mevcut. İlk olarak çok parçalı bölüm (Multi-Part Level) sisteminden bahsedeyim. Eskiden hatırlarsınız önümüze bir yapı, üzerinde çeşitli noktalara konumlandırılmış domuzlar ve belirli kuşlar koyulurdu. Karşıdaki domuzları öldürünce bölüm biterdi. Şimdi durum biraz değişmiş. Önümüze, her birini eski oyunlardaki bir bölüm gibi düşünebileceğiniz odalar çıkıyor. Yeni sistemde bir bölüm iki ya da daha fazla odadan oluşuyor. Ancak kuşlar eskisi gibi önceden hazırlanmış bir kalıpta bize sunulmuyor. Bunun yerine oyunda geldiğimiz noktaya göre tüm kuşları kullanabiliyoruz. Ayrıca kuşları kullanma konusunda sıra da bize bırakılmış. Verdiğimiz hasara göre sağ üst köşede puanlarımızın biriktiği bar doluyor. Bar tamamen dolduğundaysa yeni bir kart daha ediniyoruz. Kart ediniyoruz diyorum çünkü: oyunda kuşlar bize kartlar halinde sunuluyor ve sol alt köşeden istediğimiz kartı seçerek istediğimiz kuşu kullanabiliyoruz. Ayrıca bu kartlar kuşların yanında, oyundaki bir diğer yenilik olan büyüleri de barındırıyor. Oyunda beş farklı büyü var. Bunlar: gökten ördekler yağdırmanızı sağlayan Golden Duck, tüm yapıların buza dönüşmesini sağlayan Frost, bir domuzun ateş alıp patlamasını sağlayan Hot Chili, odadaki tüm domuzların büyümesini sağlayan Pig Inflator ve son olarak, hızla bir kartalın geçmesiyle yapıların yıkılmasını sağlayan Mighty Eagle. Tüm büyüler farklı bölümle kullanışlı olabiliyor. Ancak benim tavsiyem büyüleri yalnızca bir bölümde çok takıldığınızda kullanın. Çünkü büyüler, kuşlar gibi her bölümde sınırsızca kullanılamıyor. Bölüme başlarken kullanmak istediğimiz büyüyü seçiyoruz ve o bölümde o büyü kullanılabilir hale geliyor. Fakat oyunda her büyüyü yalnızca iki kez kullanma hakkımız oluyor. Haklarımız dolduktan sonra büyüleri gemler ile tekrardan satın alma şansımız bulunuyor. Fakat oyun içerisinde gemleri edinmek gerçekten çok zor. Durum böyle olunca büyüler için nakit olarak ödeme yapmak zorunda kalıyoruz. Ayrıca, oyunda gem sistemi yalnızca büyüler için kullanılmıyor. Artık eskisi gibi istediğimiz kadar restart hakkımız yok. Yalnızca beş hakkımız var ve bu haklar yarım saatte bir yenileniyor. Tüm haklarımız tükendiğindeyse üç şansımız kalıyor: otuz dakika beklemek, gemler ile ödeme yapıp otuz dakika beklemeden tekrar beş hakka sahip olmak ya da çeşitli reklam videoları izleyerek bir hak kazanmak. Açıkçası bana ilk başta açgözlü bir politika gibi gelmişti ancak, oyunun IOS için en çok indirilen uygulama olmasına karşın en yüksek ciroda ilk elliye zar zor girmesi sanırım sistemin o kadar da güzel işlemediğini gösteriyor.

    image2

    Son olarak oyuna Arena adı verilen bir mod eklenmiş –önceki oyunlardaki Arena moduyla yalnızca isim benzerliği var-. Bu modda sonsuz sayıda oda içeren bir bölümü oynuyoruz. Bu bölüm her gün değişiyor ve aldığımız puana göre diğer oyuncularla yarışıyoruz. Ayrıca sıralamamıza göre kuş tüyü kazanıyor ve bu tüyler yardımıyla lig atlıyoruz. Oyunun ömrünü uzatmak adına güzel düşünülmüş bir mod bana sorarsanız. Tabii oyunun ömrünü uzatmaya ihtiyacı var mı hiç emin değilim. Geçen bir haftada devamlı oynamama rağmen hala oyunu bitirebilmiş değilim. Zamanla yeni bölümlerin eklenmesi de bana sorarsanız sürpriz olmaz. Oyun süresi ile ilgili hiçbir sorun yaşamayacağınız konusunda emin olabilirsiniz.

    image5

    Bana sorarsanız Angry Birds 2 başarılı bir devam oyunu olmayı başarıyor. IOS ve Android için geçen hafta piyasaya çıkan oyunu maalesef Windows Phone sahipleri için pek de bir anlam ifade etmiyor, edemiyor. Rovio cephesinden gelen haberlere bakılırsa oyunu Windows Phone’a çıkartmak gibi bir planları yok. Umarım planlarında değişiklik olur ve önümüzdeki günlerde oyunu Windows Phone sahipleri de oynayabilir. Eğer IOS veya Android işletim sistemine sahip bir cihazınız varsa Angry Birds 2’yi kaçırmayın.

    Tolga Yüksel