Uzay Stratejisine yeniden merhaba
Selam sevgili okur; yeni bir “remastered” oyun ile karşınızdayım. Zaten böyle giderse olmaya da devam edeceğim. Dev firmalardan ardı ardına faso oyun çıktıkça ve de indie oyun mekanikleri artık birbirini tekrar etmeyi sürdürdükçe, her daim 90’lı yılların sonundan bir oyun görmeyi sürdüreceğiz. Geçen ay Heroes III ile şenlenmiş, taktik stratejiyi dibine kadar yaşamıştık. Şimdi sıra Homeworld’de! Adında sadece tek bir isim olması sizi yanıltmasın zira birçok remastered oyunun aksine, oyunun HD versiyonu hem 1999 yılında piyasaya çıkan Homeworld’ü, hem de 2003 yılında kendisini gösteren Homeworld 2’yi barındırıyor.
Yenilikler ve daha fazlası
Uzay stratejisi konusunda Homeworld üzerine tanımam. İlk oyunun çıktığı anı çok iyi hatırlıyorum; o zamana kadar sadece X-Wing’lerin içinde pilotluk yapan ben, bir anda tıpkı Red Alert oynuyor gibi uzay gemilerini kontrol ediyordum. İşte bu hareket devrimsel nitelikteydi. Tabii burada esas dikkat çeken nokta, tüm uzay birimlerini tek seferde ve rahatça kontrol edebilmekti. Her iki oyunda da yaratılan uzay derinliği ve objelerin uzay boşluğundaki hareketi gerçekten sınırların ötesindeydi. Aradan geçen zaman içerisinde birçok oyun çıktı ama çok azı Homeworld serisi kadar büyük atılımlar gerçekleştirebildi. Anlayacağınız durum Heroes III ile fazlasıyla benziyor. Homeworld HD ile karşımıza her biri ortalama 15 saat süren iki adet senaryo çıkıyor. Zaten döneminde beni benden alan özeliklerin başında bu senaryolar yatıyordu. İlk oyunla başlayan klişe senaryo akışı, ikinci oyunda iyiden iyiye farklılaşmıştı. Şimdi yalan değil, bu senaryolar bugün için biraz ilkel kaçıyor ama o dönem için gerçekten iddialılardı. Beni esas etkileyense senaryonun işlenişi… Homeworld serisinin hikâye anlatımı o kadar iddialı ki insan bir süre bu oyunu oynadıktan sonra sezonlarca Stargate izleyesi geliyor. Hikâye derinliğini etkileyen en önemli faktörlerin başında şüphesiz seslendirmeler geliyordu. Oyunların HD versiyonlarında da aynı seslendirmelerin iyileştirilerek kullanılmış olması beni tam kalbimden vurmaya yetti.
Taktik önemli
Tıpkı eski oyunlarda olduğu gibi grafikler yine muhteşem. Zaten oyunların HD versiyonlarında genelde grafik üzerinde iyileştirmeler yapılıyor ama Homeworld üzerinde yapılan çalışma sonucu, gerçekten “yenilenmiş” bir görüntü sunuluyor. Gemiler hiç olmadığı kadar detaylı ve savaş animasyonları üst düzeyde görsel şölen sunuyor. Farklı silahların ateşlendiği, her geminin kendisine has özelliğini savaş alanına sunabildiği ve tabii ki devasa patlamalarla gözlerimin kamaştığı bir atmosferden bahsediyorum! Tüm bu kargaşa içerisinde ünitelerimizi kullanmak az önce yazdıklarımdan çok daha kolay. Tek seferde ulaşılabilen taktik harita aracılığı ile hangi birimin, nereye gideceğini çok daha net şekilde seçebiliyor, daha da önemlisi görebiliyoruz. Multiplayer konusunda da bir iki atılım yapmaktan geri kalmayan yapımcı ekip, tüm oyuncuları tek potada eritebilecek bir mekanik yaratarak, tek kişilik senaryo ardından oyunun rafa kaldırılmasını da engellemeyi başarmış. Döneminde bu oyunları deneyim etmediyseniz, işte size ikinci bir fırsat! Deneyim edip de uzak kaldıysanız, baştan aşağıya yenilenmiş versiyonda sizleri yeniden aramızda görmek isteriz. Bakın vallahi multiplayer yapacak adam arıyorum; haberiniz olsun!