Zombie Army Trilogy

    0
    36

    Son bir kez ayaklandılar!
    Zombi konsepti günümüz sinema ve oyun dünyasında çokça tutuyor. Hem izlemesi, hem de oynaması bir hayli keyifli olan zombi konseptine sahip yapımlar, gün geçtikçe artıyor. Özellikle “The Walking Dead” serisi ve akabinde Telltale Games tarafından üretilen macera oyunu, çıtayı gözle görülür derecede arttırmayı başardı. Fakat zombi konseptinin hiçbir şekilde biteceğini düşünmüyorum. Zaten Zombie Army Trilogy bu duruma harika bir örnek teşkil ediyor…

    04

    Son savunma: Berlin!
    Zombi Army Trilogy aslen Sniper Elite V2 için üretilmiş, “Sniper Elite: Nazi Zombie Army” ve “Nazi Zombie Army 2” oyunlarının remastered hallerini içeriyor. Pek tabii sadece bunula da yetinmiyor ve oyuna üçüncü bir bölüm daha ekliyor. Esasen Sniper Elite için geliştirilmiş bir oyunun bu kadar tutması ve kendi başına yol alması, uzun süredir şahit olmadığımız olaylardan birisiydi ama Zombi Army Trilogy o kadar iddialı ki şimdiden büyük miktarda oyuncuyu kucaklamayı başarmış durumda. Oyunun genel senaryosu ziyadesiyle basit: Berlin kuşatmasını durdurmak! Fakat Hitlerin bu oyunda aldığı karar, bizim bildiğimiz tarihi olaylara göre birazcık garip. Öyle görünüyor ki Nazi’ler yememiş içmemiş, hani olur da savaşı kazanamazsak son bir çaremiz olsun diyerek ölüleri kaldırmayı başaracak güce kavuşmuşlar. Hitler de son bir savunma olarak bu güce başvuruyor ve kendisi de dâhil olmak üzere tüm ordusunu yaşayan ölülerden oluşan bir gruba dönüştürüyor. Onlar artık eskisinden daha korkunç ve bir o kadar da ölümsüz! Biz de bu senaryoya dört farklı karakterle dalıyoruz. Eski oyunlardan tanıdığımız Karl Fairburne, Dr. Efram Schweiger, Boris Medvedev ve Hermann Wolff’un yanına, dört adet de kadın karakter eklenmiş bulunuyor. Yani bu sayede seçilebilen karakter miktarı sekize çıkmış. Tabii oyuna derin etkileri olmaması büyük bir eksi ama zaten olayımız en rahat ettiğimiz silah kombinasyonu ile düşmanlarımızı alt etmek. Oyunda seçilmeyi bekleyen birbirinden farklı silah modeli bulunuyor ama en önemli kısım birincil silahımız. Dediğim gibi, oyun Sniper Elite V2’nin devamı niteliğinde ve tıpkı bu oyunda olduğu gibi keskin nişancı silahı ile yaşıyoruz. Her silahın farklı kalibresi, mermi kapasitesi, ateş hızı ve tabii tahribat gücü bulunuyor. Oyun stilimize hangisinin uyduğunu bulmaksa birazcık dert ama bir defa doğru silaha kavuşunca işler bir hayli kolaylaşıyor. İkinci silahlar arasında genelde makineli tüfek ve pompalı silah grubu yer alıyor. Üçüncül kısımda tabancalar bize el sallıyor. Oyunun genel yapısına en büyük etkiyi eden patlayıcılar kendi arasında üçe ayrılmış olarak karşımıza çıkıyor. Birisi Stielhandgranate olarak bilinen savaşın en iyi el bombası. Hemen akabinde büyük düşmanları ortadan kaldırmak için hayati öneme sahip olan Land Mine bulunuyor. Özellikle genel tahribat vermek için geliştirilmiş Trip Mine üçüncü sırada yer alıyor. Son olarak dinamit ile göz göze geliyoruz. Atıldığı zaman ne yazık ki patlamıyor; illa ki dışarıdan bir tepkiye ihtiyacı var ama patladığı zaman etraf gül bahçesi oluyor. Vallahi bir bakmışsınız her yer zombilerin kolu bacağı…

    05

    Dalga dalga zombi
    Herhangi bir remastered yapıma nazaran Zombi Army Trilogy iki yıl önce üretilmiş oyunları yeniden önümüze servis ediyor. Teorik olarak bu durum biraz saçma olsa da bu paket ile daha önce yayınlanmamış bir bölüm daha kendisini gösteriyor. Berlin Horror ile başlayan ilk bölüm, Back to Berlin ile devam etmişti. Şimdi de Beyond Berlin isimli yeni bölüm ile karşı karşıyayız. İçerisinde beş adet harita barındıran Beyond Berlin, aynı zamanda hikâyeyi de farklı bir seviyeye taşıyor. Yine de oyunun senaryo ağırlıklı olmadığını düşünerek bu kısmı hemen atlıyorum. Beş yeni haritayı, tıpkı eski haritalarda da olduğu gibi, co-op deneyim edebiliyoruz. Dört kişinin aynı anda oynayabildiği haritalar, gerçekten harika şekilde tasarlanmış. Hatta Sniper Elite V2’den biraz daha iyi olduğunu söyleyebilirim. Zombi’lerin çıkardıkları sesler gerçekten rahatsız edici ve insan bir an evvel bu seslere son vermek istiyor! Genel geçer oyun modelini en iyi şekilde etkileyen durumsa haritaların bazı noktalarda dar alan modeline dönüşmesi ki bu durum sürekli menzilli silah kullanan oyuncuya harika bir deneyim yaşatıyor. Birbirinden farklı zombi modeli bulunuyor. Genelde tek headshot’ta ölüyorlar ama zamanla zırha bürünmüş zombiler ve elinde elektrikli testere sallayan daha iri modeller karşımıza çıkabiliyor. Tıpkı bizim gibi keskin nişancı tüfeği kullanabilen zombiler zaten ayrı bir hikâye; allahtan adam gibi nişan alamıyorlar. Tek amacımız onlardan uzakta kalmak zira üst üste aldığımız üç ila dört darbede ölebiliyoruz. Tek kişilik haritaları başkaları ile deneyim etmenin keyfi ayrı bir güzel; hele bir de haritalar uzun mu uzun olunca tadından yenmiyor. Fakat Horde mode’un tadı bir başka. Özellikle sıkışık alanlara sahip haritalarda gerçekten zorlayıcı bir yapıya sahip… Bu mod esnasında üzerimize dalga dalga zombi saldırısı geliyor. Her yer cephane dolu ve tam bu noktada oyunun patlayıcılarını doğru kullanmanı önemli gün yüzüne çıkıyor. İlk on dalga çok zorlayıcı değil ama akabinde işler yavaş yavaş çığırından çıkmaya başlıyor. Hele bir de takımda oyundan anlamayan oyuncular varsa anında “wipe”.

    13

    Oyunun remastered kısmı gerçekten dikkat çekici. Zombiler eskiye göre çok daha farklı hareket ediyorlar. Hatta bazılarının yürüyüş modelleri yüzünden headshot yapmak cidden zor. Efektlerde de gözle görülür bir değişim var. Özellikle patlama efektleri şaşırtıcı derecede geliştirilmiş. Eklenen yeni bölüm ve haritalar da fazlasıyla doyurucu ama işte ne yazık ki her şey mükemmel değil. Halen silahlar döneminin Delta Force’unda “su tabancası” dediğimiz şekilde ateş ediyor. Herhangi birisinde hissiyata dair en ufak bir kıpraşma bile yok. Ayrıca oyun içi etkileşimler ne yazık ki çok kısıtlı. Yani zombilerden uzaklaşıp ateş etmekten başka bir şey yapmıyoruz. Çok az objeyi kullanabiliyor ya da oyuna etki etmesini sağlayabiliyoruz; onlar da zaten tuzak. Tek kişilik senaryoyu co-op oynamak ve Horde mode ile gelen zombi saldırılarını defetmek pekâlâ keyifli ama hiç yeterli değil. Hem üçüncüsü piyasaya çıkan, hem de önceki oyunları bünyesinde bulunduran remastered bir yapımın, daha fazla oyun moduna sahip olması gerektiğini düşünüyorum. Eğer zombi seviyorsanız, keskin nişancılık Ata sporum diyorsanız ve oyun oynarken tek hedefiniz eğlenmekse, o zaman Zombi Army Trilogy tam da size göre.