Papers, Please

    0
    12

    Evet, aynen spotta yazdığım şey bu oyun. Yurtdışına gitmiş olanların aşina oldu, gitmemiş olanlarınsa Cem Yılmaz’ın anlatımıyla haberdar olduğu o sahne, o an. Memurla karşı karşıya gelinir, pasaport istenir, memurla tedirgin bakışmalar, içten dua etmeler ve “Siz şöyle kenarda bekleyin.” cümlesinin ardından gelen iki memurun kolunuza girişi, sizi götürüşü… (Umarım başınıza gelmemiştir.) “Papers, Please” adlı oyun, tam da bu sahneleri canlandırıyor adeta ve bizi bu kez pasaportu veren değil, alan ve kontrol eden kişi rolüne sokuyor.

    02Sınır kapısında çalışan bir kontrol memurunu canlandırıyoruz oyunda. Oyunun Story moduna giriş yaptıktan sonra işe gidip gelmeye başlıyor, her gün mesaiyi dolduruyoruz. Bu süreçte her gün farklı kıstaslar sunuluyor bize ve biz de bu kıstaslara göre gelene, gidene “geç” ya da “geçme” diyoruz. Kimi zaman yabancıları içeriye almamamız isteniyor, kimi zaman geçiş bileti şartı konuyor, kimi zaman sadece belgelerin geçerli ve doğru bilgilere sahip olması yeterli oluyor. (Bazense işin rengi ciddi anlamda değişiyor.)

    Oyun şöyle işliyor: Biz geçiş kapısında, masamızın başında bekliyoruz, “Next!” (Sıradaki!) anonsu yapıyoruz, karşımıza bir vatandaş geliyor ve onun elindeki belgeleri alıyoruz, kontrol ediyoruz, problem yoksa “APPROVED” damgasını, problem varsa “DENIED” damgasını basıp şahsı gönderiyoruz ve her seferinde süreç aynı şekilde ilerliyor. Gün sonundaysa maaşımızı alıp ailemizi yaşatıyoruz ama bu APPROVED / DENIED konusunda bir hata yapmışsak anında faks geliyor, hata yaptığımız belirtiliyor ve para cezası yiyoruz.

    04Nasıl? Beğendiniz mi oyunu? Evet, bazılarınıza çok saçma ya da basit gelecektir oyun ama oyuncuya verdiği “güç” oldukça ilginç hisler uyandırıyor bünyede. Hep camın diğer tarafında yer almış insanlar olarak bu kez güce sahip olmak, bu sırada insanları süzmek, sunulan belgeleri incelemek tuhaf ve bir o kadar da eğlenceli bana sorarsanız. Sonuç olarak 18 TL’lık, bağımsız ve fazlasıyla farklı bir oyun; mutlaka denenmeli.