Ben daha 2 yaşındayken (Abartıyorum.) bilgisayarlarda grafikler pikselle ve 320X240 çözünürlükte anılırken Master of Magic adında bir oyunla tanışmış ve birkaç saat içerisinde bağımlısı olmuştum. O vakte kadar da doğru düzgün strateji oynamamışım, büyüler, sıra tabanlı savaşlar nedir hiç bilmiyorum, Master of Magic resmen bana level atlatmıştı.
Worlds of Magic adındaki yapım da bir açıdan Master of Magic’in izinden gitmeye çalışıyor ama yapımcılar yarı yolda alzheimer olup ne yaptıklarını unutmuşa benziyor.
Oyuna başladığımız anda bizden bir ulus seçmemiz isteniyor ve daha sonra kahramanımıza çeşitli büyüler verilmesi söyleniyor. Seçebileceğimiz ırklar Elf, Undead, Human gibi bilindik ırklar ve hepsinin yerleşim bölgeleriyle ilgili bazı artıları ve bazı eksileri var. (Undead şehirlerinde hiç ayaklanma olmuyor; güzel bir özellik.) Daha sonra puan dağılımlarıyla birçok büyü seçip oyuna adım atıyor ve olduğumuz yerde kalıyoruz. Ne bir tutorial var, ne açıklama kutucuğu, ne başka bir şey… Hayır, oyunun kitapçığı da yok ki okuyup ne yapmamız gerektiğine bakalım. (Bu devirde o da saçma olurdu.) Amacımızı söyleyeyim size. Şimdi bir şehrimiz var ve bu şehrin etrafı değerli madenlerle dolu olabiliyor. Şehrimizdeki nüfusu doyurmak, yeni birimler üretmek, yeni binalarla şehri geliştirmek öncelikli amacımız. Bu arada, aynı Heroes of Might & Magic’teki gibi çevreyi araştırmak için askerlerimizi yollayabiliyor, haritayı keşfedebiliyoruz.
Oyunun başlarında bize kimse bulaşmıyor. Oysaki haritada başka rakiplerimiz de var ama onlarla karşılaşmak için zaman geçmesi gerekiyor. Haritada çeşitli yüksek seviye yaratıklar görüp bunlara hiç ilişmeden yanlarından geçiyor ve bir yandan şehrimizi geliştirip, bir yandan da ordumuzu hazırlamaya uğraşıyoruz. Kendimizi hazır hissettiğimizde ve rakip bir ırkla karşılaştığımızda da sıra tabanlı bir savaşa girip, son derece kötü grafikler eşliğinde savaşımızı gerçekleştiriyoruz.
Arkadaşlar oyun başından sonuna kadar o kadar çok falsoyla dolu ki size daha fazla oyun hakkında bilgi verip gereksiz bilgi aşılaması yapmak istemiyorum. Oyunun anlaşılması zor, monotonluk ileri derecede, görsellik yerlerde, savaşlar zevksiz, büyülerin etkileri zayıf, kahramanların birbirinden farkı yok, mantıksızlıklar ileri safhada… Kürşat’a sorun, Tuna en son hangi yazısını yolladı? Bunu yolladım çünkü elim bir türlü bu oyunu yazmaya gitmedi. Oynarken çektiğim eziyeti size anlatmam zaten mümkün değil.
Ne zamandır bu kadar kötü bir oyun ne oynamıştım, ne de incelemiştim. Master of Magic’in ruhuna ancak bu kadar büyük bir hakaret edilebilirdi; yapımcıları buradan tebrik ediyorum…
Tuna Şentuna