div class="empower-ad" data-empower-zone="157462">

Razer Deathadder V2 X İncelemesi

- Advertisement -

Razer Deathadder serisi malumunuz, daha sonraları pek çok fare tarafından taklit edilen ergonomik tasarımı ve performansıyla 15 senedir hayatımızda. Şimdiye dek 10 milyonun üzerinde satış rakamına ulaşan bu seri günümüzde Essential, V2 Mini, V2 ve V3 Pro modelleriyle boy gösteriyordu. Bu sayfalarda inceleyeceğimiz ürün de bu beş adımlı piramidin tepeden ikinci adımını oluşturan kablosuz, hatta kabloyu tam olarak dışlamış bir ürün: Deathadder V2 X Hyperspeed

V2 X modeli aslında geçtiğimiz yıl çıkan ve çok başarılı olan Basilisk X’in izinden giden bir model ve aynı konsepti takip ediyor. Bu modelde de ürünün kutusundan bir kablo çıkmıyor ve V2 X’in üstünde herhangi bir Type-A veya Type-C slotu bulunmuyor. Tahmin edebileceğiniz gibi cihaz gücünü bir adet AA veya AAA pilden (Aynı anda tek pil kullanabiliyorsunuz) almakta. Ürünün üst kapağını kolayca ayırdıktan sonra içinde pil yuvası ve 2.4Ghz vericisi karşınıza çıkıyor. Razer’ın vaadine göre farenin 235 saate kadar bir pil dayanımı mevcut. AAA pil ile günde 8 saat kullandığınızda 12 gün, AA pil ile kullandığınızda ise 30 günlük bir batarya dayanımından bahsetmek mümkün ki oyun söz konusu olduğunda daha az yakanı pek yok. TV kumandasını bile çalıştırmayan bir pille günlerce kullandığımdan, sonucun son derece başarılı olduğunu teyit edebilirim.

Deathadder V2 X dış görünüm anlamında serinin klasik çizgilerini aynen korumuş. Peki farklılıklar yok mu, var tabii. Öncelikle ürünün herhangi bir RGB aydınlatması bulunmuyor, bu da pil ömrü konusunda iddialı bir model için makul bir seçim. V2 Pro modelinde fare tekerleğinin arkasında yer alan DPI düğmeleri tıpkı ilk nesil Razer Mamba’larda olduğu gibi farenin ön sol tarafına taşınmış. Muhtemelen pillerin varlığı sebebiyle bu kadar alınmıştır ancak ergonomiyi kötü etkilemiş. Açıkçası savaş sırasında o düğmelere ulaşmak oldukça güç. Dünyanın öbür ucunda gibiler. Son olarak da yanlarda yer alan lastik parmak destekleri bu modelde bulunmuyor.

Razer’ın malzeme kalitesi yine son derece başarılı, alıştığımız çizgide. Ana düğmelerde çoğumuzun pek sevemediği optik anahtarlar yerine Razer Gen.2 adı verilen, 60 milyon basım ömrüne sahip olan ve Kailh GM4.0 bazlı mekanik anahtarlara yer verilmiş. Bu anahtarlar oldukça tok bir hisse ve aynı kıvamda bir sese sahip. Kailh GM8.0’a göre daha ağır sınıfta tabir edilebilecek anahtarlar. Her durumda Razer’ın daha önce Gen.1 adıyla kullandığı double click şampiyonu Omron D2FC-F-K (50M) anahtarlara göre kocaman bir ileri adım olmuş. Soldaki fonksiyon tuşları da kolay ulaşılıyor, son derece hassas ve oldukça başarılı bir hisse sahip. Neredeyse hiç sünger hissiyatı yok. Tekerleğin de oldukça sessiz olduğunu ve geçişlerin kıvamının başarılı olduğunu söylemem gerek.

- Advertisement -

Peki işçilik kalitesi nasıl? Açıkçası üst kapağı komple çıkabilen bir fare için oldukça az rattling (tıkırdama) sesi var, o da zaten tekerlekten geliyor. Farenin üzerine yük uyguladığınızda hiç gıcırdama yok, açıkçası takdir ettim, tam aksini bekliyordum. Tuşların da gevşek olmadığını, sağa sola umarsızca sallanmadığını (wobbling) belirterek bu kısmı bitireyim.

Razer bildiğiniz gibi sensörlere kendince isim vermeyi çok seven bir firma. Bu modelde kullanılan optik sensöre de Razer 5G adını vermiş (kim bilir kaçıncı kez) ve performans konusunda pek bir eksiği yok. Bir Focus+ olmasa da 14000dpi hassaslık, 35G hızlanma, 300 IPS hız ve 1000Hz polling rate destekleyen bu sensör, sadece 1.2mm’ye ayarlanabilen (1CD) liftoff mesafesiyle de (ayarlanamıyor) bizi son derece mutlu etti. Fareyi birazcık kaldırsanız sensör izlemeyi kesiyor ve bu da savaşın en vahim anında silahı heyecandan güneşe doğrultmanızı engelliyor. Artık hepimizin tanıdığı ve benim yeniden anlatmak istemediğim Razer Synapse 3 üzerinden bu ayarı ve diğer klasik ayarları yönetebilirsiniz.

Skatezler konusunda ise, Razer bu modelde beyaz renkli ve Virgin Grade PTFE skatezler kullanıyor. Ben skatezlerin performansını ortalama buldum. Nasıl söylesem, Virgin Grade PTFE hissiyatı vermiyorlar ama kesinlikle kötü de değiller. Su katılmış teflon gibiler desem, çok sulandırmış olur muyum? Bu arada kutudan yedek skatez çıkmıyor.

Gelelim ürünün iddialı olduğu bir diğer konuya: Bağlantı çeşitliliği. Ürünün altındaki düğme aracılığı ile ürünü bilgisayarınıza Bluetooth veya 2.4Ghz üzerinden bağlamanız mümkün. Hyperspeed teknolojisi sayesinde ufak verici üzerinden sağlanan 2.4Ghz bağlantı neredeyse kusursuz, en ufak bir gecikme hissetmiyorsunuz, performans şahane. Bluetooth ise çalışırken veya pil tasarrufu yapmak istediğinizde, ya da USB slotu olmayan bir bilgisayar (Apple?) kullandığınızda hayatınızı kurtaracaktır. Çeşitlilik güzeldir, iyidir.

Boş haliyle 85 gram ağırlığındaki ürünün piyasadaki en hafif farelerden birisi olduğunu, ya da 2022 gerçeklerine göre ultralight sınıfında sayıldığını söyleyemem. Yanında gelen pille 105 gram çekiyor, AAA pil kullanırsanız ise biraz daha hafifleyecektir. Çok hafif değil ama bileğinize yük bindirmiyor.

Palm tutuş kullanan her ele uygun olduğunu düşündüğüm ürün, pençe tutuşa sahipseniz de en küçük eller dışında herkesin rahat etmesini sağlayacak kadar ergonomik. Ben hibrit tutuşla ve çok büyük olmayan ellerimle de gayet rahat ettim.

Neticede kablolardan uygun fiyata kurtulmak isteyen orta direğe uygun bir alternatif olmuş DA V2 X. Bu yazı hazırlandığı sırada 800 TL fiyatla bulunabiliyordu ki bu fiyatlara kablosuz ve daha üstün olan pek fazla model yok.

Kürşat Zaman

PUAN: 88

+Fiyat performans başarılı. Bağlantı seçenekleri. Uzun pil ömrü.
-DPI düğmelerinin ergonomisi kötü. Skatezler eh işte. RGB desteği yok ama şart mı, bence değil.

Haberler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Önerilen Haberler