Röportaj: Ece İnanç / AppsFlyer Türkiye ve Orta Doğu Satış Müdürü

Mobil oyunlar artık bütünün bir parçası olma noktasını çoktan geride bırakıp “bütünü oluşturan en büyük parça” konumuna yükseldi bildiğiniz gibi. Biz de ülke olarak biraz yavaş giriş yaptığımız bu pazarda dev adımlar atarak birbirinden yetenekli geliştiricilere ve nihayetinde “ilk unicorn’a” kavuştuk.

Hal böyleyken, pazarlama analitiği konusunda sektörde en önemli firmalardan olan AppsFlyer’ın Türkiye ve Orta Doğu Satış Müdürü Ece İnanç ile keyifli bir sohbet yaptık.

Merhabalar, dilerseniz röportaja sizi biraz tanıyarak başlayalım. Sektöre ve AppsFlyer’a nasıl katıldınız?
AppsFlyer’a 2019’un başlarında Türkiye ve Orta Doğu Satış Müdürü olarak katıldım ve şu anda bölge genelinde bir ekibi yönetiyorum. İngiltere ve Türkiye’de mobil pazarlama ve reklamcılık sektöründe 10 yıldan fazla deneyime sahibim. Daha önce InMobi, Foursquare ve Türkiye’de Mobilera’da çalıştım.

AppsFlyer’ın macerası nasıl başladı? Endüstri için nasıl çözümler getiriyorsunuz?
AppsFlyer, 10 yıl önce CEO Oren Kaniel ve CTO Reshef Mann tarafından kuruldu. Dünyanın en büyük mobil ölçüm ve pazarlama analitiği sağlayıcısıyız ve sunduğumuz teknoloji markalar ve uygulama geliştiricileri için büyümeye büyük katkı sağlıyor.

Ürünlerimiz, pazarlamacıların pazarlama kampanyalarının yatırım getirisini ölçmesine, reklam sahtekarlığına karşı koruma sağlamasına, etkin bir yeniden pazarlama için kitleleri segmentlere ayırmasına ve Apple’ın iOS 14.5 güncellemesinin getirdiği değişikliklere uyum sağlamasına olanak tanıyor.

İsterseniz biraz da teknik detaylara girelim. Son yıllarda hızlı bir büyüme gösterdiniz. Pazar analiz platformunuz hangi özellikleri ile diğerlerinden ayrılıyor?
Bizi farklı kılan birçok faktör var. Tamamen bağımsız ve tarafsızız, bu demek oluyor ki hiçbir veri veya analiz ekosistemdeki diğer aktörlerle çıkar çatışması çıkmasına yol açmıyor.

İkinci olarak, sagladigimiz birinci sınıf ürün ve servislerimiz. Sektördeki en büyük olcumleme odaklı Ar-Ge ekibine sahibiz ve sonuç olarak müşteri taleplerini benzersiz bir hızla karşılayabiliyoruz ve teknolojimiz ve sunduğumuz servisler sürekli olarak güncelleniyor.

Bu yıl, Apple’ın iOS 14.5 değişiklikleriyle reklamverenleri desteklemek için tahmine dayalı analitik ve dolandırıcılığa karşı koruma gibi kapsamlı bir araç paketi olan SK360’ı piyasaya sürdük. 2020’de, pazarlamacılara pazarlama bütçelerini anlamaları ve optimize etmeleri için ihtiyaç duydukları bilgileri sağlamak için maliyet verilerini bir araya getiren bir ürün olan Xpend’i ve pazarlamacıların yeniden pazarlama kampanyalarındaki artımlı artışı ölçmelerini, analiz etmelerini ve optimize etmelerini sağlayan Incrementality’i piyasaya sürdük. Incrementality ve attribution hizmetlerini tek bir platform altında sunan tek “attribution” sağlayıcısıyız.

Fraud konusu iş akışınızda çok önemli bir yer kapsıyor. Dünya genelinde durum ne kadar kötü ve bunu önlemek adına ne gibi çözümleriniz var?
2020 Mobil Reklam Sahteciligi Durumu raporumuz, 2020’nin ilk yarısında uygulama yükleme sahteciliğine karşı finansal riskin 1,6 milyar dolar olduğunu ve bu rakamın yıldan yıla %30’luk bir düşüşte olmasına karşın yine de çok büyük bir potansiyel zararı temsil ettiğini tespit etti.

Daha düşük dolandırıcılık oranları ve daha düşük finansal risk sektör için harika bir haber olsa da, dolandırıcılığın kedi-fare dinamikleri değişimin büyük olasılıkla geleceğini gösteriyor. Dolandırıcılar şüphesiz daha yeni ve daha karmaşık saldırı biçimleriyle geri döneceklerdir.

Bu yüzden, otomatik öğrenme, biyometri ve sektörün önde gelen dolandırıcılık analistleri ile desteklenen dolandırıcılık çözümümüzü sürekli olarak güncelliyoruz.

Çok fazla mobil geliştirici ile çalışıyorsunuz ve aralarında Türk yapımcılar da var. Türkiye geçtiğimiz aylarda ilk unicorn’unu da bu sektörden çıkarttı. Türkiye pazarını nasıl görüyorsunuz?
Türkiye oyun pazarı şu anda gelişiyor ve ülkenin önde gelen geliştiricilerinden bazılarıyla çalışmaktan gerçekten gurur duyuyoruz. Türkiye’de geliştirilen oyunlar şimdiden ABD’deki en iyi 100 oyunun %20‘sini oluşturuyor ve bunun zaman içinde daha da artmasını bekliyoruz.

Pek çok ülkede ofisleriniz var. Pandemi yeni ülkelere açılma planlarınızı nasıl etkiledi?
Pandemi birçok nedenden dolayı zorlu bir süreç olsa da, COVID-19 aslında AppsFlyer gibi pazarlama teknolojisi çözümlerine olan talebi artırdı ve sonuç olarak geçen yıl şirket olarak büyümeye devam ettik. Avustralya’da bir ofis açtık, Salesforce Ventures’tan yatırım aldık ve her zamankinden daha fazla ürünü piyasaya sürdük. Dünyanın her yerinde işe alımlara devam ettik, maaşları düşürmedik ve hiçbir çalışanımızdan ayrılmak zorunda kalmadık.

Teknoloji start-upları için ne gibi önerilerde bulunmak istersiniz?
Mobil uygulama alanı, özellikle oyun olmak üzere tüm sektörlerde giderek daha çok aktöre ev sahipliği yapıyor bu nedenle herhangi bir yeni girişimin etkin ölçüm ve “attribution” araçlarına sahip olması çok önemli. Bu, yüklemelerinizin nereden geldiğini belirlemenize, belirli kullanıcı gruplarında hangi içeriğin yankı uyandırdığını ve pazarlama çabalarınızın çoğunu nereye yatırmanız gerektiğini anlamanıza olanak tanır. Ayrıca, müşteri yolculuğunun net bir görünümünü elde edebilirsiniz. Örnek olarak kullanıcıların web sitenize tıklayıp uygulamanızı indirip indirmediğini, ya da uygulamayı yüklediklerini ancak kullanmadıklarını veya kaldırmadıklarını görebilirsiniz. . Bu veri odaklı bilgiye sahip olmak, kullanıcı edinme çabalarınızın ne kadar başarılı olduğunu anlamanız konusunda fark yaratabilir.

Bu keyifli röportaj için teşekkür ederiz.